Antik Roma’da Spor ve Eğlence Anlayışı Hakkında Bilgi

Antik Roma’da spor ve eğlence anlayışı nasıldı? Antik Roma’da spor ve eğlence günlük yaşamın önemli bir parçasıydı ve çeşitli eğlence yöntemleri ve spor türleri vardı. Konu ile ilgili detayları içeriğimizde bulabilirsiniz;

Antik Roma’da Spor ve Eğlence

Spor ve eğlence etkinlikleri insanların toplumun birbiriyle kaynaşması açısından bir şanstı. Boş zamanlara değer verirlerdi. Akşam yemeğinden sonra müzik, sanat, dans ve spor aktiviteleri yapılırdı.

Gladyatör dövüşleri, araba yarışları ve çeşitli oyunlar düzenleyerek eğlenirlerdi. Bu etkinlikler genellikle arenalarda ya da tiyatrolarda yapılırdı.

Zengin Romalılar, evlerinde sıklıkla parti düzenlerdi. Bunda eğlenceden daha önemli olan zenginliklerini göstermekti. Sıradan halk, masa ve zar oyunları ve top oyunlarını severdi. Eğitimli insanlar arasında en sevilen aktiviteler okumak ve müzik dinlemekti. Kırsal kesimde yaşayan insanlar avlanmak ve balık tutmaktan hoşlanırdı.

Antik Romalıların eğlence anlayışı genel olarak günümüzdekinden farklıdır. Örneğin matematik, felsefe, bilim, edebiyat ve astronomi gibi konuları konuşmak onlar için eğlencenin bir parçasıydı. Antik Roma’da filozoflar topluluk önünde iyi bir konuşmacı olmak için kendilerini eğitilerdi. Zira topluluk önünde iyi bir konuşmacı olmak Antik Roma’da bir erkeğin yapabileceği en iyi işlerden biri olarak görülürdü.

Antik Roma’da Spor

En sevilen sporların başında gladyatör dövüşleri gelirdi. Oldukça kanlı bir eğlence şekli olsa da Romalılar için en büyük eğlencelerden biriydi.

Diğer popüler spor araba yarışlarıydı. İnsanlar takım oluşturup bitiş çizgisine ilk ulaşan olmaya çalışırdı. Bu yarışlar sırasında da savaş arabalarının devrilmesi nedeniyle bir çok insan ölürdü. Araba yarışlarına bazen 50 bin kişi katılır, 250 binden fazla kişi izlerdi.

Yüzme, güreş, okçuluk, koşu diğer sevilen sporlardı.

Antik Roma’da Eğlence

Saturnalia adlı ulusal bayramda köleler, bir günlüğüne efendileriyle statü olarak yer değiştirirdi. Yani efendiler kölelerine hizmet ederdi.

Büyük ziyafetler çok sık verilirdi.

Hamam ziyaretleri de Roma günlük hayatında eğlence anlayışının bir parçasıydı.

Müzik, eğlencenin önemli bir parçasıydı. Nefesli, üflemeli, vurmalı ve yaylı çalgılar olmak üzere birçok müzik aleti vardı. Antik Roma döneminde popüler olan müzik aletlerinden bazıları şunlardı; korno, obua, gayda, lir, lavta, gitar, davul. Bir müzik aleti çalabilmek, Antik Roma’da bir zeka göstergesiydi.

Eğlence anlayışında diğer önemli faktör danstı. Ancak alt sınıflar dans eder, zenginler dans etmezdi. Bir kişi dans konusunda çok iyiyse üst sınıf tarafından küçümsenirdi. Hristiyanlığın Roma’da kabul edilmesiyle tiyatrolarda dans etmek yasaklandı.

Pirus adı verilen Yunan dansı Roma’da da görülürdü. Rahipler pirus denilen dansı yapardı. Sol ellerinde dini kalkan adını verdikleri bir kalkan, sağ ellerinde kutsal bir asa taşırlar ve zırh giyerlerdi. Bu dansın iki amacı vardı; orduyu onurlandırmak ve çocuk sahibi olamayanlara doğurganlık sağlamak…

Bugün pandomim olarak bildiğimiz miming, tanrı ve tanrıçaları onurlandırmak adına şarkı ve müzik eşliğinde yapılırdı.

Antik Roma’da Çocuk Oyunları

Battledore denilen ve badmintona benzer oyunda çocuklar küreklerle çam kozalağı gibi yuvarlak bir nesneye vurarak puan alırdı.

Hokey, basketbol, seksek ve beyzbola benzer oyunları oynarlardı.

Knucklebones adı verilen oyunu hem çocuklar hem yetişkinler oynardı. Bir zar oyunu olan knucklebones küçük kemiklerler oynanırdı ve kemiklerin yere nasıl düştüğüne göre puan alınırdı.

Latrınculi denilen satranç benzeri oyun, tabula denilen tavla benzeri oyun, terni lapilli denilen tic-tac-toe benzeri oyun, kalkuli denilen dama benzeri oyun diğer sevilen oyunlardı.