Leonardo Da Vinci’nin Bilime Katkısı, Sanat ve Düşünce Hayatı

Leonardo Da Vinci'nin Bilime Katkısı

Rönesans’ın en önemli temsilcilerinden Leonardo Da Vinci’nin bilime katkısı nedir? Her ne kadar ressam kişiliği ile ön plana çıksa da çok yönlü bir kişiliği vardı ve ilgili alanları çok genişti. Nitekim “çok bilen, elinden çok iş gelen” anlamına gelen “hezarfen” sıfatıyla da anılan Da Vinci; ressamlığının yanı sıra aynı zamanda bir mimar ve mühendisti. Doğa bilimleri ile, anatomi ile hidroloji ile ve daha pek çok bilimle ilgilendi. Sigmund Freud, Leonardo Da Vinci için şöyle demiştir: “Diğerleri hala uykudayken, karanlıkta çok erken uyanan bir adam gibiydi.”

Leonardo Da Vinci’nin hayatı ile ilgili tüm ayrıntılara Leonardo Da Vinci Kimdir? başlıklı içeriğimizde değinmiştik. Bu içeriğimizde ise sanat ve bilim alanındaki çalışmalarını inceliyoruz.

Leonardo Da Vinci’nin Bilim ve Sanata Katkıları

Sanatçı kimliğinin yanı sıra bir bilim insanı yönü de vardı. Nitekim bisikletten helikoptere, denizaltından paraşüte ve hatta askeri tanka kadar zamanının ötesinde tasarımları vardı. Mimari, resim, mühendislik  ve insan anatomisi ile ilgili defterler tuttu. Ancak hem sanatta hem bilimde tamamlanamamış bir çok eseri ya da projesi  vardı. Bunun nedeni belki de bu kadar çok alana aynı anda ilgi duymasındandı.

Leonardo Da Vinci sanat ve bilimi birbirinden ayırmamak gerektiğine inanmıştır. Ona göre sanat ve bilim birbirlerini tamamlamaktadır.

Leonardo Da Vinci'nin Uçan Makinesi
Leonardo Da Vinci’nin Uçan Makinesi

Resim Sanatında Leonardo Da Vinci

Leonardo Da Vinci denildiğinde ilk akla gelen dünyada çok büyük bir şöhrete sahip olan Mona Lisa tablosudur. Genel olarak resim alanında çok fazla tamamlanmış eseri olmasa da Mona Lisa ile birlikte Son Akşam Yemeği , Kayaların Bakiresi eserleri resim sanatında birer ikon durumundadır. Ölümünden yüzyıllar sonra bile bu eserleri popülerliğini devam ettirebilmektedir. Başka bir tablosu “Salvator Mundi”, 2017 yılında açık artırmada 450 milyon dolara alıcı bulmuştur.

Onun resim alanındaki eserleri 20’den fazla değildir ancak onlarca kez taklit edilmiş; uzmanlar tarafından sürekli tartışılmıştır. Bu eserler pek çok niteliği de bünyesinde barındırmaktadır.

Leonardo’nun eserlerini bu kadar çekici kılan unsurlardan bazıları; tabloları üzerinde kullandığı yenilikçi teknikler, detaylı bir anatominin yanı sıra duyguları ifade ediş biçimleridir.

Leonardo’ya göre resim bir bilimdir. Bir resim ortaya koymak ona göre gerçekçi ve bilimsel bir durumdur. Nitekim resmi “doğanın tüm eserlerinin tek taklidi” olarak tanımlar ve tüm duyu organları içinde gözü apayrı bir yere koyar. Gözün; karanlık, ışık, gövde-renk, şekil-konum, mesafe-yakınlık, hareket-dinlenme olmak üzere 10 optik fonksiyonu vardır. Bunlar da resmin temel bileşenleridir.

Leonardo Da Vinci’nin Mimari Alanına Katkısı

Mimariye de büyük bir ilgisi vardı ancak bu alanda tam anlamıyla çalışma fırsatını hiç bulamadı. Yine de dini ya da sivil mimari alanında bir çok fikri ve eskizleri vardı. Bu alanda daha çok danışmanlık yaptı. Tüm hayatı boyunca da mimari alanla ilgilenmekten vazgeçmedi. Milanolu bir asilzadenin sarayı, Fransız valisinin villası, Romorantin’in sarayı ve bahçesi ya da Floransa’daki Medici ikametgahı için eskizleri vardı.

Mimari çalışmaları oldukça kapsamlıydı. İnşaat ile ilgili tüm detaylara yer veriyor ve hatta şehir planlaması bile yapıyordu.

Leonardo Da Vinci’nin Anatomi Alanına Katkısı

Leonardo’nun anatomik çizimleri özellikle Rönesans döneminde çok büyük bir öneme sahipti. Bu alandaki çalışmalarında iskelet ve kas yapısıyla birlikte beyin, kalp ve akciğerlere öncelik verdi. İnsan vücudunu incelemenin, bilimin yanı sıra sanat kavramlarını geliştirmesine yardımcı olduğunu düşünüyordu. Nitekim bu çalışmalarından elde ettiği bulguları Rönesans döneminin en önemli eserlerine yansıdı.

Kendisini anatomi alanında uzman olarak görmediği için bu alandaki çalışmalarını açıklamadı. Ancak Floransa ve Roma’daki hastanelerde anatomi üzerine pratik çalışmalar yaptı. Bu alandaki çalışmaları 20 yıldan fazla sürdü ve bu süre içinde kendi söylemine göre 30 kadavra üzerinde çalışmıştı.

İnsan iskeletini kayalara, nefes alırken akciğerlerin genişlemesini ise okyanusların gelgitine benzeten Leonardo Da Vinci’nin anatomiye olan ilgisini en iyi yansıtan eseri “Vitruvius Adamı”dır.

Leonardo Da Vinci’nin Mühendislik Alanına Katkısı

Milano yıllarında askeri bir mühendis olarak görev yaptı. Ayrıca büyük kanal projeleri için çalışmalar yaptı ve bu da onun hidrolik mühendisi yönünü ortaya koyuyordu. Sürtünme ve direnç sorunlarına kafa yordu. Hareketin mekanik potansiyeli ile ilgili çalışmaları sonucu diferansiyel şanzımanlı makine ve uçan bir makine tasarladı. Modern helikopterin bir prototipini ortaya koydu.  Bu, Wright kardeşlerin ilk sürekli uçuşunu gerçekleştirmeden 400 yıl önceydi.

Ayrıca hidroloji alanında suyun hareket ve akım yasalarıyla ilgili çalışmalar yaptı. Bitkilerin büyüme yasaları ile jeolojik araştırmalar yaptı.

Leonardo’nun Defterleri

Leonardo Da Vinci’nin bilime katkısı ve tüm bu araştırmaları, tuttuğu defterlerden elde edilir. Bu defterlerin tam sayısı bilinmiyor ve sadece 31 tanesini korunabilmiştir. Defterleri mimarlıktan resme, mühendislikten anatomiye, botanikten jeolojiye kadar hepsini içeriyordu. Defterlerinin en ilginç özelliği ise “ayna yazısı” kullanmasıdır. Normal bir şekilde okunamayan yazılar ancak bir ayna tutulduğunda okunabiliyor.

Bunları da beğenebilirsiniz
Bu Konu Hakkında Siz Ne Düşünüyorsunuz?