Sümerler Kimdir? Sümerler Hakkında Bilgi

Sümerler Kimdir?

Bu içeriğimizde Sümerler kimdir, nerede yaşamışlardır? Sümer uygarlığının özellikleri nelerdir? gibi sorulara kısa ve öz yanıtlar veriyoruz. Medeniyet tarihinin en önemli uygarlıklarının başında gelen Sümerler tarihe önemli izler bırakmışlardır.

Sümerler Kimdir? Sümerler Türk müydü?

Sümerler MÖ 3000-2200 yılları arasında varlık göstermiş önemli bir uygarlıktır. Çünkü Mezopotamya uygarlığının kurucusu kabul edilirler ve insanlık tarihine de önemli katkıları olmuştur. Örneğin yazı. Çivi yazısını icat ederek insanlık tarihine en büyük katkılardan birini sunmuşlardır.

Sümerler kimdir sorusunun cevabı için alabileceğimiz en iyi referanslardan biri şüphesiz Sümerolog Muazzez İlmiye Çığ’dır. Çığ, Asya kökenli olup Anav’dan çıkarak Kafkaslar üzerinden Mezopotamya’ya gelen Sümerlilerin Türk olduğu; Türkler’in ön kolu olduklarını kesin bir dille ifade eder. Başka bir deyişle çivi yazısını bularak tarihi çağları başlatmış olan Sümerliler, Türk’tü.

Sümerler’in kültürleri ile ilgili şunları söyleyebiliriz;

Sümerler’de Yönetim

Asya kökenli bir kavim olan Sümerler Mezopotamya kültürünün de kurucusudurlar ve bu bölgede şehirler kurdular.  Şehir devletleri şeklinde yaşadılar. Bir araya gelerek merkezi bir devlet kuramadılar. Sümerlerin kurdukları şehir devletlerine site adı verilirdi. Şehirleri hem rahip hem de kral unvanı taşıyan kişiler yönetirdi. Bu rahip krallara ise patesi adı verilirdi. Sümerler’in uyguladığı şehir devleti sistemi Yunan ve Mısır gibi diğer bir çok uygarlıkta da karşımıza çıkar.

Teokrasiye dayalı mutlak monarşik yönetimin etkili olduğu Sümerlerin en önemli şehirleri Ur, Uruk, Lagaş, Erudu ve Umma’dır. Sümerler’de başkent kavramı yoktu çünkü her bir şehir kendi içinde bir devletti. Ancak bu şehir devletleri arasında bir tanesi diğerlerinden daha üstündü. O şehir ise Lagaş’tı. Lagaş şehrinin kralı diğer Sümer şehirlerindeki krallardan daha üstündü.

Ziggurat
Ziggurat

Sümerler’de Mimari ve Sanat

Sümerler deyince akla ilk gelen kelimelerden biri de “Ziggurat”tır. Zigguratlar, Sümerler’in yedi katlı tapınaklarıdır. (Zigguratlardan din ve inanç bölümünde tekrar bahsedeceğiz)

Sümer şehirleri surlarla çevriliydi. Bölgede az taş olmasından dolayı Zigguratlar dışındaki tüm yapılarda kerpiç kullanılırdı. İşte bu durum bizim için büyük bir dezavantajdır. Zira tahmin edebileceğiniz gibi yapı malzemesinin kerpiç olması yani dayanıksız olması bu kültürden günümüze büyük eserlerin kalmasını engellemiştir.

Ziggurat Nedir? Sümerler ve Zigguratlar

Sümerlerin her ne kadar çok tanrılı bir inanç sistemine mensup olduğu söylense de aslında tek tanrılı bir dine mensup oldukları araştırmalarla ortaya konulmuştur. Tanrıları “An”dır ve gök anlamına gelir.  Yukarıda da belirttiğimiz gibi, tapınaklarına Ziggurat adı verilirdi. Tapınma burada olurdu. Zigguratlar 7 katlıydı ve her biri gökyüzünün bir katını temsil ederdi. Başlarda ahiret inancı yok iken daha sonra ahiret inancı da gelişti.

Ancak Sümerler Zigguratları sadece dini amaçlı kullanmamışlardır. Zigguratlar tapınak özelliklerinin yanı sıra aynı zamanda bir okul ve üretilen tarım ürünlerinin muhafaza edildiği birer depo ve rasathane (gözlemevi) idi. Özellikle en üst katı rasathane olarak kullanarak gökyüzünü gözlemlemişler; bu gözlemlerin de etkisiyle ay yılı esaslı takvim sistemini geliştirmişlerdir.

Sümerler’in, ürettikleri tahılları zigguratlardaki depolara getirmeleri ve bu ürünlerin kayıt altına alınması ihtiyacı onların, çivi yazısını icat etmelerini sağlamıştır. Çivi yazısı ile ilgili daha detaylı bilgiye Yazının İcadı ve Gelişimi başlıklı içeriğimizden ulaşabilirsiniz.

Sümerler’de Hukuk

Çivi yazısını icat eden Sümerler, sözlü halde bulunan kanunlarını da yazılı hale getirmişlerdir. Kanunları düzenleyip yazılı hale getiren Sümer kralı Lagaş şehrinin kralı Urgakina’dır. Bu kanunlar aynı zamanda dünyanın ilk yazılı kanunlarıdır. Urgakina, kanunlarla köleliği kaldırarak özel mülkiyeti güvence altına almıştır. Ayrıca aile kurumunu da güvence altına almıştır.

Sümer kanunlarını genel olarak değerlendirdiğimizde katı cezaların çok da yer almadığını görürüz. Şöyle ki; Sümer kanunları daha çok fidye temeline dayanıyordu. Peki kanunların fidye temeline dayanması ne anlama geliyor? Bir çok suç tazminat usulüyle cezalandırılırdı. Başka bir deyişle, bir kişi işlediği suçun karşılığı para cezasıydı. Cezası idam yani ölüm olan suçların başında krala karşı gelmek ya da isyan çıkarmak gelirdi.

Çivi Yazısına Bir Örnek
Çivi Yazısına Bir Örnek

Sümerler’e Ait Diğer Bilgiler

  • Halk soylular, hürler ve köleler olarak sınıflara ayrılırdı.
  • Ekonominin temeli tarıma dayalıydı ve köle emeği kullanılırdı.
  • Gılgamış, Yaratılış ve Tufan destanları bunlara aittir.
  • Zigguratları rasathane olarak kullanıp burçları buldular
  • Tarım yapmak için sulama kanalları inşa ettiler
  • Tekerleği buldular
  • Ticarette uzunluk ve ağırlık birimleri kullandılar
  • Dört işlemi bulmuşlardır

Sümer egemenliği  Akad saldırısı ile sona erdi. Sümerler daha sonra tekrar toparlandıysalar da başka bir Mezopotamya uygarlığı olan Elamlar tarafından tekrar yıkıldılar.

Bunları da beğenebilirsiniz
Bu Konu Hakkında Siz Ne Düşünüyorsunuz?