Uluslararası Adalet Divanı Nedir? Yetkileri ve Özellikleri Nelerdir?

Uluslararası Adalet Divanı

Uluslararası Adalet Divanı nedir? Yetkileri ve özellikleri nelerdir?  Bu içeriğimizde Uluslararası Adalet Divanı’nın (UAD) iç yapısı, görevleri ve özellikleri, nitelikleri ve yetkileri gibi pek çok soruya yanıt veriyoruz.

Uluslararası Adalet Divanı (UAD) Nedir?

Uluslararası Adalet Divanı; Birleşmiş Milletlerin başlıca yargı organıdır ve aynı zamanda Birleşmiş Milletlerin altı ana organından biridir.

 Merkezi New York’ta bulunan diğer Birleşmiş Milletler organlarının aksine Uluslar arası Adalet Divanı’nın merkezi Hollanda’nın Lahey kentindedir. Buradaki binasının adı Barış Sarayı’dır. Resmi çalışma dili ise İngilizce ile birlikte Fransızcadır.

Uluslararası Adalet Divanı Hangi Davalara Bakar?

Kişisel ya da tüzel davalar UAD’nin yetki alanında değildir. UAD sadece devletlerarası davalarla ilgilenir. Savaş suçları, soykırım suçları, sınır ihlali ya da devlet egemenliğinin ihlali UAD’nin baktığı davalara örnek olarak gösterilebilir.

Uluslararası Adalet Divanı, Dünya Mahkemesi olarak da anılır. İşlevi; uluslararası anlaşmazlıkları çözmek ya da tavsiye niteliğinde görüşler vermektir. Bu anlamda tek uluslararası mahkeme olma özelliği taşır.

 

 

UAD Merkezi
UAD’nin Lahey’deki Merkezi “Barış Sarayı”

Uluslararası Adalet Divanı Nasıl Kuruldu?

Uluslararası anlaşmazlıkların çözülmesi için kurulan dünyadaki ilk kurum Daimi Tahkim Mahkemesi’dir (PCA). 1899 yılında Lahey Barış Konferansında kurulmuştur. Ancak bu anlamdaki asıl atılım I. Dünya Savaşı’ndan sonra gerçekleşmiştir. Savaşın yıkıcı etkileri sonucu 1919 Paris Barış Konferansı’nda uluslararası barışı ve güvenliği koruma amaçlı dünya çapındaki ilk hükümetlerarası örgüt olan Milletler Cemiyeti’nin kurulmasına karar verildi.

1920 yılının Aralık ayında da Daimi Uluslararası Adalet Divanı’nın (PCIJ) tüzüğü kabul edildi. Daimi Uluslararası Adalet Divanı dünyada hukuk alanında pek çok yeniliği beraberinde getirdi. Örneğin daha önceki uluslararası tahkim mahkemelerinden farklı olarak kendi yasal hükümleri ve kararları ile yönetilen daimi bir organdı. PCIJ, II. Dünya Savaşı yıllarında kendini feshedecek ve UAD’ye temek teşkil edecekti.

Nitekim II.Dünya Savaşı’nın etkisiyle 1942 yılında ABD ve Birleşik Krallık, uluslararası mahkemenin yeniden yapılandırılması için bir bildiri ilan etti. Bu mahkeme siyasi meselelerle değil sadece adli meselelerle ilgilenecekti.

1944 yılında büyük müttefik güçler olan ABD, Birleşik Krallık, SSCB ve Çin’in katıldığı konferansta mümkün olan en yakın zamanda uluslararası bir örgüt kurmanın gerekliliği üzerine ortak bir bildiri yayınlandı. Bu örgüt, barış yanlısı tüm devletlerin eşitliğine dayalı; barış ve güvenliğin korunmasına yönelik olacak ve tüm devletlerin üyeliğine açık olacaktı.

Bunun üzerine 1945 yılının Nisan ayında Washington’da, dünyanın dört bir yanından 44 hukukçu bir araya gelerek kurulması planlanan uluslararası mahkemenin tüzük taslağını hazırlamak üzere bir araya geldi. San Francisco Konferansı ile 50 ülkenin katılımıyla Birleşmiş Milletlerin ana organı olarak yeni bir mahkemenin kurulmasına karar verildi.

Uluslararası Adalet Divanı’nın ilk başkanı, PCIJ’nin son başkanı olan El Salvador Başkanı Jose Gustavo Guerrero seçildi. İlk dava ise Birleşik Krallık tarafından 1947 yılının Mayıs ayında Korfu Kanalı’ndaki olaylarla ilgili Arnavutluk aleyhine sunuldu.

Uluslarası Adalaet Divanı, kuruluşundan Eylül 2021 tarihine kadar 181 davayı kabul etmiştir.

Uluslararası Adalet Divanı Yargıçları

Uluslararası Adalet Divanında 15 yargıç vardır. Bu yargıçlar Birleşmiş Milletler Genel Kurulu ve Güvenlik Konseyinden 9 yıllığına seçilir ve her biri farklı ülkelerdendir. Amaç farklı hukuk sistemlerinin Adalet Sisteminde temsil edilmesidir.

Divandaki yargıçların, kendi ülkelerindeki en üst yargı görevine uygun olan kişilerden ya da uluslar arası hukukta yeterli yetkiye sahip avukatlar olarak bilinen “yüksek ahlaki karaktere sahip kişiler arasından seçilmesi” gerekmektedir. Bu yargıçlar başka bir görevde bulunamaz. Mahkeme üyelerinin oy birliği ile bir yargıç görevinden alınabilir. Davalardaki kararlar da oy birliği ile alınır ve eğer eşitlik olursa başkanın oyu belirleyici olur.

Mahkemenin günümüzdeki başkanı -2024 yılında görev süresi sona erecek olan- ABD’den Joan Donoghue’dir. Başkan yardımcısı ise Rusya’dan Kirill Gevorgyan’dır ve onun da görev süresi 2024 yılında sona erecek.

Mahkemede ABD’li başkan ve Rus başkan yardımcısı dışında diğer yargıçlar; Somali, Çin, Slovakya, Almanya, Fransa, Fas, Uganda, Hindistan, Jamaika, Avustralya, Lübnan, Japonya ve Belçika ülkelerindendir. Uluslararası Adalet Divanı’nda Türk yargıç bulunmamaktadır.

Uluslararası Adalet Divanı tüzüğünün 26-29. Maddelerine göre, davalara bakmak için 3-5 yargıçtan oluşan küçük daireler oluşturulabilir. Buna göre iki tür daire vardır; özel dava için oluşturulan daire ve belirli anlaşmazlıklar için kurulan daire. Özel odalar daha sık oluşturulur.

Uluslararası Adalet Divanı’nın Yargı Yetkisi

Davalar karara bağlanırken uluslararası hukuk uygulanır. Yani uluslararası sözleşmeler, teamüller ve hukukun genel ilkeleri uygulanır. Mahkemenin kararlarına ön itirazda bulunulabilir.

Birleşmiş Milletler 93. maddesine göre; Birleşmiş Milletler üyesi 193 ülkenin tamamı mahkeme tüzüğüne otomatik olarak taraf olur. BM’ye üye olmayan devletler de mahkeme tüzüğüne taraf olabilir. Ancak bu, mahkemeye doğrudan yargı yetkisi verildiği anlamına gelmez.

Uluslararası alanda, 2 ya da daha fazla devlet arasındaki bir anlaşmazlık durumundaki çekişmeli davalarda UAD bağlayıcı bir karar verir.

Bir anlaşmazlık durumunda ilgili taraflar, anlaşmazlığın mahkeme tarafından çözülmesini isteyebilir ve konuyu mahkemeye devredebilir. Böylece mahkemenin yargı yetkisine açık rıza göstermiş olurlar.

Davadan üçüncü bir devletin etkilenmesi durumunda, bu devlet davaya müdahale edebilir ya da tam taraf olarak katılabilir.

UAD tarafından verilen tavsiye niteliğindeki görüşler ise danışma niteliği taşır. Bağlayıcılığı olmasa da bu görüşler etkili olur.

UAD Davalarından Örnekler

  • 1980 yılında ABD’nin, uluslar arası hukuku ihlal ederek Tahran’daki Amerikalı diplomatları gözaltına aldığına dair İran’ı şikayet etmesi
  • 1982 yılında Tunus ve Libya arasında kıta sahanlığı konusunda çıkan anlaşmazlık
  • 1989’da İran uçağının ABD tarafından düşürülmesi
  • 2017 yılında Pakistan askeri mahkemesinin bir Hindistan vatandaşı ile ilgili verdiği idam cezası kararına Hindistan’ın itiraz etmesi
  • 2022 ‘de Rusya ve Ukrayna’nın taraf olduğu 1948 Soykırım Sözleşmesi’ni Ukrayna’yı işgal etmek için bahane olarak yanlış şekilde soykırım iddiası ile ihlal ettiği için Ukrayna’nın Rusya’yı şikayet etmesi.

Bu şikayet üzerine UAD Rusya’ya askeri operasyonları derhal askıya almasını emretti. Bu emir her ne kadar Rusya için bağlayıcı olsa da UAD’nin bunu uygulama yetkisi yoktur.

Bunları da beğenebilirsiniz
Bu Konu Hakkında Siz Ne Düşünüyorsunuz?